İSTİKLAL MARŞI
Kahraman Ordumuza

Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak,
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır parlayacak,
O benimdir o benim milletimindir ancak!

Çatma, kurban olayım çehreni ey nazlı hilal;
Kahraman ırkıma bir gül... ne bu şiddet bu celal!
Sana olmaz dökülen kanlarımın hepsi helal.
Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal.


Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim bendimim çiğner aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.


Garbın afakını (
batının ufuklarını) sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim (
sınırım) var.
Ulusun korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar?


Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana vadettiği günler hakkın...
Kim bilir, belki arın belki yarından da yakın.


 
Mehmet Akif
Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı,
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.


Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda (
Şehitler) fışkıracak toprağı sıksan şüheda;
Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda (
Allah),
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda (
Uzak).


Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli,
Değmesin mabedimin (
ibadet yeri) üstüne namahrem (yabancı) eli.
Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli...
Ebedi ruhumun üstünde benim inlemeli.


O zaman vecd (
Aşk) ile bin secde eder varsa taşım,
Her cerihamdan (
yara) , ilahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-i mücerred (
Soyut ruh) gibi yerden naaşım (cansız beden) ;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.


Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlal (
yıkılma):
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakka tapan, milletimin istiklal!
Mehmet Akif

 

ten alınıp sadeleştirilmiştır.