* "İslam dünyası'nda 2. sömürgecilik dönemi "
      ( Hasan Hanefî )
 - 2004 -
Hasan Hanefi
ABD, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) çerçevesinde Ortadoğu'yu yeniden şekillendireceğinden bahsediyor ve bundan dolayı İslâm ülkelerine savaş açıyor. Sizce ABD'nin hedefi nedir?

- Hedefleri, İslâm'ı ve Müslüman dünyayı parçalayıp, bölmektir. Tıpkı, Osmanlı'ya yaptıkları gibi. Hasta adam deyip Osmanlı'yı böldüler. Şimdi de milli istiklallerini kazanmış Müslüman ülkeleri parçalayıp, bölmeyi düşünüyorlar. Bunu da açıkça ifade edip, yazıyorlar. Müslüman ülkeleri yine hasta ya da hastalıklı gösteriyorlar. Müslüman ülkeleri ırklara ve mezheplere göre şekillendireceklerini söylüyorlar. Yani Arap, Kürt, Berberi, Şii, Sünni, Dürzi gibi... Müslümanların birliğinden korkuyorlar. İslâm ülkelerinin tek bir kutup oluşmasından ürküyorlar. Irak'a, Filistin'e, Afganistan'a saldırılarının arkasında bu nedenler yatıyor. "Terörizmle savaş" ise bu hedefleri için bir bahanedir. Şu anda meydana gelen direniş İslâmi bir direniştir ve bunları İslâmi hareketler yönlendirecektir. Yani, yeni yüzyılda İslâmcı söylem etkisini çok bariz şekilde gösterecektir.

'Bu ikinci sömürgecilik dönemi'

Müslüman ülkelerin ABD ile ilişkileri ve dostlukları iyi olmasına rağmen bölüneceklerine inanıyor musunuz?

- Evet, ABD İslâm dünyasını yeniden bölecek. Ülkeleri bölüp, sınırları yeniden çizecekler. Uluslararası ilişkide dostluklar çıkarlar üzeredir. Burada hakiki dostluklara yer yoktur. İngilizlerin ve Fransızların çizdikleri haritaları kendilerine göre yeniden dizayn edecekler. Bu İslâm dünyasına yönelik "ikinci sömürgecilik" dönemi. Türkiye'yi de Türk, Kürt diye bölmek istiyorlar. Irak'ı bunun için işgal ettiler. Şimdi ikinci hedefleri Irak'ı üçe bölmek, Kuzey'de Kürt devleti, Güney'de Şii devleti ve ortada Sünni Arap devleti kurmayı hedefliyorlar. Sudan'ı bölecekler. Sudan'ın güneyini zaten Nairobi'de yaptıkları anlaşma ile Hıristiyanlara resmen verdiler. Şu anda da Darfur meselesini kaşıyorlar. Hedefleri orayı da bölmek. Mısır'ı, Suriye'yi ve Suudi Arabistan'ı da bölmeyi hedefliyorlar. Böylece İsrail'in bölgedeki en büyük güç olmasını istiyorlar.

ABD yönetiminin söylemlerinde, savaşlarında ve kullandıkları silahlarda dini sembollere ağırlık vermesini nasıl yorumluyorsunuz?

- Batı, kültür ve medeniyet olarak Haçlı zihniyetini devam ettiriyor. Şu anda bizleri kültürel olarak baskı altında tutuyorlar. Bunu da çok açık bir şekilde itiraf ediyorlar ve bu konuda hangi araçlara başvurduklarını gözlerimizin içine baka baka söylüyorlar. "Birinci sömürgecilik" döneminde olduğu gibi el altından İslâm dünyasını Hıristiyanlaştırmaya başvurmuyorlar. Bilakis, bunu bizlere dayatarak yapıyorlar. Aynı zamanda İslâm dünyasının kaynakların sömürmek istiyorlar. Bu sebeple saldırılarını meşrulaştırmak için "terör" vb. ifadeler kullanıyorlar. Bu 3. dünya savaşıdır. Müslüman ülkelerde kurtuluş hareketleri yeniden canlanacak.

'Haricilere ihtiyacımız var'

Müslümanlar veya İslâm dünyasındaki düşünürler Müslüman dünyanın problemlerini nasıl çözmeli?

- Öncelikle bilinmeli ki, onlar İslâm dünyası için selamı (barışı) değil istislamı yani teslim olmayı istiyorlar. Onlar, bizlerin tamamen kendilerinin hayat tarzını taklit etmemizi istiyorlar. Ne derlerse onları harfiyen yerine getirmemizi diliyorlar. Bundan dolayı Müslüman düşünürlere çok iş düşüyor. Bir kez kadim tartışmaları bir yana bırakmamız gerekiyor. Mezhebi ihtilafları bir tarafa atıp, birlikte hareket etmenin yollarını aramalıyız. Geçmişte "Hilafet Kureyş'tendir" meselesi tartışılıyordu. Bugün "Hilafet ceyşte (orduda)" bunu tartışmamız gerekiyor. Tüm İslâmi fırkalara göre Kelime-i Şahadet getiren Müslüman. Ancak, bugün dünya Müslümanlar ile kaynıyor. Bunun için bizim ameli yönü kuvvetli olan Müslümanlara ihtiyacımız var. Yani, Haricilere ihtiyacımız var.

Irak'ta vuku bulan gelişmeler hakkında neler söylemek istersiniz?

- Iraklılar vatanlarına ve hürriyetlerine bağlı kalmalıdırlar. Toprak bütünlüğünü korumalı, öncelikle işgalden kurtulmanın yollarını aramalıdırlar. Şiiler, Sünniler ve Kürtler bir olmalı. Kendi vatanlarının bekâsı ve kurtuluşu için savaşmalıdırlar. Büyük güçlerin oyununa gelmemelidirler. Aralarında birlik sağladıktan sonra, bağımsızlık sonrası komşu ülkelerle sorunlarını çözmelidirler. Uşak devletlere itimat etmemelidirler. Ancak, bugün Sünni bölgesi direniyor. Sünni üçgeni denen bölgede Sünni Araplar öldürülüyor. Şiilerin ve Kürtlerin buna sessiz kalmaları yanlış. Kimse kendi çıkarlarını ön plana çıkarmasın. Yoksa bu vatanları için çok kötü olur.

'Türkiye hem Avrupalı hem de Ortadoğuludur'

17 Aralık'ta AB'nin Türkiye'ye müzakere tarihi verip vermeyeceği tartışılıyor bugünlerde. Sizce AB Türkiye'yi kabul eder mi?

AB, ırkçı ve bağnaz kimliği ile İslâm ülkelerini kabul etmek istemez. Bosna Hersek'e tahammül edemeyenler mi Türkiye'ye tahammül edecek. Bundan dolayı Türkiye'nin AB'ye alınacağını sanmıyorum. Ancak, Türkiye Batı'ya ve Doğu'ya yönleri olan bir ülkedir. Bir zamanla Avrupa'ya ve Asya'ya hükmediyordunuz. Yani Türkiye Avrupa'ya da Ortadoğu'ya da yabancı değil. Bu vesileyle Türkiye'nin hem Avrupalı hem de Ortadoğulu olduğunu söyleyebiliriz. Unutmamak gerekiyor ki, Avrupa'yı Müslümanlar inşa etti. Müslümanların düşünceleri, karanlık çağ olarak isimlendirilen Ortaçağ'dan Avrupalıları kurtardı. Endülüs ve Sicilya adasından Avrupa'ya medeniyeti öğrettiler. Bugün onlar, bizlerin onlara öğrettiklerimizi bize anlatıyorlar. İslâm Dünyası yapıcı reformlara hiçbir zaman kapalı olmamıştır. Osmanlı dönemindeki Tanzimat Fermanı ve Mısır'da Mehmet Ali Paşa'nın yaptıkları bunu gösteriyor. Her şeye rağmen Türkiye Batı yerine İslâm dünyasına yönünü çevirmelidir.

ABD, 'Amerikancı İslâm' istiyor

ABD'nin İslâm ülkelerinde dini eğitim müfredatlarından hutbelere kadar el atmasını nasıl yorumluyorsunuz?

Şu an Amerika İslâm'ı istemiyor. Cihadın, sosyal adaletin, olmadığı bir İslâm'dan yana. Yani hayat programı olmayan bir İslâm. Tamamen evcilleştirilmiş bir İslâm istiyorlar. Kısacası, ABD "Amerikancı bir İslâm" istiyor. Hayattan elini ve eteğini çekmiş bir İslâm istiyor. Fakat, bilinmeli ki, İslâm 1400 yıldır mesajının iletiyor. İslâm hiçbir zaman onların istediği gibi olmayacaktır. BOP ile hedeflenenler asla gerçekleşmeyecektir.

mico_tasarım