Muhammed Hamdi Yazır

İlâhî!
Hamdini sözüme sertac (baştacı) ettim,
zikrini kalbime mi'râc (sana ulaşma vesilesi)ettim,
kitabını kendime minhac (kaynak) ettim.
Ben yoktum var ettin,
varlığından haberdar ettin,
aşkınla gönlümü bî-karar (kararsız) ettin.
İnayetine (yardımına) sığındım,
kapına geldim.
Hidayetine (doğruya yönlendirmene) sığındım
lütfuna geldim.
Kulluk edemedim, affına geldim.
Şaşırtma beni, doğruyu söylet,
neş'eni duyur, hakikati öğret.
Sen duyurmazsan ben duyamam,
sen söyletmezsen ben söyleyemem,
sen sevdirmezsen ben sevemem.
Sevdir bize hep sevdiklerini.
Yerdir (kınattır)bize hep yerdiklerini.
Yar et (dost et) bize erdirdiklerini.
Sevdin habibini (sevgilini) , kâinata sevdirdin.
Sevdin de hıl'at-i risaleti (peygamber elbisesini) giydirdin.
Makam-ı İbrahim'den (Kabedeki Hz. İbrahim Makamı)
Makam-ı Mahmud'a (Cennetteki en yüce övülmüş makam) erdirdin,
server-i asfiya kıldın, (büyük islam alimlerinin efendisi yaptın)
Hâtem-i enbiya kıldın. (Peygamberlerin sonuncusu)
Muhammed Mustafa kıldın.
Salât ü selâm, (Dua ve selam)
tahiyyât ü ikram, (hediyeler ve ikram)
her türlü ihtiram (saygı) ona,
onun âline, (ailesine)
ahbabına, (dostlarına)
ailesine,
ashabına (arkadaşlarına)
ve etbaına (ona uyanlara)
Ya Rabb! ..
   
 
  ....